Dr. Alp OKUTUCU

CGF - Concantrated Growth Factors

Günümüzde en yaygın kullanılan “Büyüme Faktörleri” ile tıbbi estetik ve tedavilerinden PRP’nin yerini artık, çok daha yoğun, kat kat daha fazla  “Büyüme Faktörleri” içeren CGF-CD34 tekniği almaktadır.
Image

CGF (KONSANTRE BÜYÜME FAKTÖRLERİ)
Günümüzde en yaygın kullanılan “Büyüme Faktörleri” ile tıbbi estetik ve tedavilerinden PRP’nin yerini artık, çok daha yoğun, kat kat daha fazla  “Büyüme Faktörleri” içeren CGF-CD34 tekniği almaktadır.

PRP yöntemi kanda bulunan Trombosit (Platelet) hücreleri santrifüj ile ayrıştırılarak, ardından trombosit hücreleri aktive edilerek, içerisindeki büyüme faktörlerinin açığa çıkarılması ile yapılan tedavilerdir.

Ancak bu yöntemde genellikle santrifüj işlemi bir defalık devir ve sürede uygulanırken CGF-CD34 tedavi yönteminde ise farklı hız ve devirlerde santrifüj uygulanmaktadır.

CD34 TEKNİĞİ  İLE TIBBİ TEDAVİ VE ESTETİK UYGULAMALARI 

CGF-CD34 tedavisi ile ilgili araştırmalar, sadece büyüme faktörlerinin değil, CD34 adı verilen kök hücrelerininde bu tedavi yöntemi ile elde edildiğini göstermektedir. CD34 kök hücreleri ve konsantre büyüme faktörleri ile PRP den daha etkili bir tedavi yöntemi olduğu tespit edilmiştir.

Büyüme faktörlerinin elde edilmesi ile uygulanan rejeneratif tıp tedavileri,günümüzün doku rehabilitasyon terapilerinin en büyük hedeflerinden biridir. 

En iyi doku rehabilitasyonu,tamiri(rejenerasyonu) ve iyleşmesini  tetikleyen yöntemler Büyüme Faktörleri elde edilen yöntemlerdir.
Bu amaçla,günümüzde kullanılan diğer yöntemler (PRP gibi)in hiçbirinin uygun doku rehabilitasyonu,tamiri ve iyileşmesini sağlamada CGF-CD34 tedavisi kadar başarılı olmadığı tespit edilmiştir.

Bunun sebebi, yukarıda bahsedilen tekniklerin hiçbirinin kanın bütünündeki iyileştirici ve tamir edici potansiyelinin CGF-CD34 tedavisi kadar olmamasıdır.

CGF-CD34  tekniği, ilgili hücrelerin ya da dokuların rehabilitasyonunu sağlamak için kullanılabilecek olan ayrı ayrı fazlar da kanın iyileşme potansiyelininin tümünün yoğunlaştırılarak kullanılması sağlanmıştır.

Kayıp,yaşlanmış ya da hasarlı doku parçalarını yeniden oluşturabilme isteği ve ihtiyacı, modern tıbbın en çok araştırılan tedavi yöntemlerinden biri olagelmiştir. CGF-CD34 tekniğinde iyileşmeye katkı sağlayan birçok faktör vardır ve bunlar her bir hastanın biyokimyasal ve hormonal metabolizmasına bağlıdır.

CGF-CD34 tekniği ile doku rehabilitasyonuna yardım etmede rol oynayan faktörler şunlardır:

KÖK HÜCRELER(CD34):

Çeşitli potansiyellere sahip bu hücreler, hücre çoğalmasına yardımcı olup, rehabilitasyonu yöneten hücrelerdir.

DOĞAL BÜYÜME FAKTÖRLERİ

Dokuya yeniden şekil verilmesi ya da rehabilitasyonu ile iyileşmenin tetiklenmesini sağlayan ve diğer yöntemlere göre CGF-CD34 tekniğinde daha yoğun biçimde kişinin kendi kanından doğal yöntemlerle elde edilen büyüme faktörlerini içerirler.

CGF-CD34 tekniği ile kandan elde edilen sıvının özellikleri;

SERUM: Serum kanın en hafif ve akışkan kısmıdır. CGF-CD34 tekniği için temel niteliğindedir; çünkü tüm maddeleri, birçok biyokimyasal bileşeni ve aktivatörü karıştırabilen bir sıvıyı temsil etmektedir. Serum; dokuyu yıkamak ve tüm rehabilite edilen doku parçasını örtüp 
korumak için kullanılır.
PRP: CGF-CD34 tekniğinde aynı zamanda klasik PRP yönteminde elde edilene yakın PRP materyali elde edilmektedir. PRP nin kullanıldığı tüm durumlarda uygulanır.
KONSANTRE BÜYÜME FAKTÖRLERİ VE KÖK HÜCRELER: Beyaz kan hücrelerinin hemen altında yoğun pıhtı tabakasının ise üstünde yer alırlar. İyileştirme performansı en yüksek olan kısım budur. Sadece dokuya direk uygulanmakla kalmaz, doktorunuz gerekli gördüğünde damar yoluyla da uygulanabilir.
DİĞER HÜCRELER VE PIHTI : CGF tekniğinde kırmızı faz konsantre pıhtı faktörleri, kırmızı ve beyaz kan hücrelerini, az miktarda tormbositleri içerir. Koyu kırmızımsı yoğun bir jele benzer. Bu kısım genellikle kullanılmaz.


CGF-CD34 NE DEMEKTİR?

CGF-CD34 ; Kişinin kendisinden alınan kanın dört farklı devir ve süredeki santrifüj işlemi ile bileşenlerine ayrılmasından sonra trombositleri,lökositleri ve çeşitli büyüme-growth faktörlerini ve sitokinleri içeren katmanın adıdır.
Kandaki CD34 adlı kök hücreler ve Trombositler;
o    Kan pıhtılaşmasında

o    Dokuların iyileşmesinde

o    Hücrelerin büyümesinde, çoğalma ve gençleşmesinde, hasarlı dokuların onarımında ve doğal iyleşme süreçlerini tetikleyici bir “büyüme faktörlerini, yani Growth-Büyüme Hormonu) salgılar.

Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız, trombositleri bu dokuya toplayarak bir onarım süreci başlatır.
CGF-CD34 uygulamasının amacı ise bu hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda trombositi verebilmektir, böylece hasarlı dokunun onarımı da bu kadar hızla ve güçlü bir şekilde başlar ve daha çabuk sonuçlanır, çünkü CGF-CD34 ile elde edilen trombositlerin yoğunluğu kandakinden 2 ila 5 kat fazladır.
CGF-CD34 son yıllarda giderek artan bir şekilde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmış,oldukça yeni ve daha doğal bir tedavidir.
Başlangıçta daha çok “Kozmetik ve Anti-aging” amaçlı kullanılmış olsa da sonraları özellikle
kas iskelet sistemi hastalıklarında , yaralanmış bölge iyileşmesinde , yaraların ve yanıkların tedavisinde ve saç dökülmesin de kullanılan, diğer tedavilere kıyasla daha kolay bir yöntem
Trombosit ve Lökosit bakımından zengin kan sıvısı-plazmanın hücre çoğalmasını, farklılaşmasını, kanlanmasını ve hücrelerin arasındaki bağ dokusunu-dolguyu arttırdığını, ayrıca çeşitli enfeksiyonlara karşı savunma mekanizmasını harekete geçirdiğini gösteren çok sayıda kanıt bulunmaktadır. Trombositin ürettiği bu maddelerle oluşturduğu etki sayesinde tıpta pek çok alanda kullanılmakta olup,FDA onaylıdır.
 

CGF-CD34 NASIL UYGULANIR ?

CGF-CD34 uygulamaları çeşitlidir;
o    Cilt,

o    Kas, tendon,eklem içi,

o    Vücut boşlukları ile

o    Yaralı yada hasarlı her bölgeye uygulanabilir

Yaralanmış alan dikkatli bir şekilde temizlenir. Yüksek konsantrasyondaki trombosit solüsyonu ve büyüme-growth faktörleri en çok hasarlı dokuya enjekte edilir.
Geriye kalan plazma sıvısı daha az hasarlı bölgelere enjekte edilir.
Böylelikle vücudun kendini yenileme(rejenerasyon) ve iyileşme potansiyeli uyarılır.


CGF-CD34, ENJEKSİYON YÖNETMİ DIŞINDA ;
o    MEZOTERAPİ,

o    MASKE İÇİNDE

o    YÜZEYEL SÜRÜNTÜ ŞEKLİNDE

o    BİTKİSEL KREM-POMADLARIN İÇİNE KARIŞTIRILARAK

o    GÖZ KURULUĞUNDA GÖZ DAMLASI HALİNDE

o    YARALARIN ÜZERİNE SÜRÜLEREK UYGULANABİLİR.

Uygulama hazırlık kısmıyla birlikte toplam 15-30 dakikayı geçmez.

TEDAVİ AMAÇLI CGF-CD34 UYGULAMALARI HANGİ DURUMLARDA YAPILIR ?

FİBROMİYALJİ VE KULUNÇ TEDAVİSİNDE
BURKULMA VE DARBELER DE
(Ayak ve El )
EKLEM KİREÇLENMELERİN DE
(diz,kalça,omuz,ayak bileği)
KIKIRDAK ve KEMİK AŞINMASI-KİREÇLENMELERİNDE
(Gonartroz ve Patella tendiniti)
EKLEM BAĞ YARALANMALARINDA
(Menisküs yaralanma ve yırtıkları )
TOPUK DİKENİNDE
BEL ve BOYUN FITIKLARINDA
YARA ve YANIK TEDAVİLERİNDE
(Diyabetik Ayak,İyileşmeyen yaraların ve yanıkların tedavisinde)
KRONİK BEL ve BOYUN AĞRILARINDA
İLTİHABİ KAS ve ROMATİZMAL HASTALIKLAR DA
(Fibromiyalji,Myofasial ağrılar  ve kulunç ağrısı olarak bildiğimiz kas gerginliklerinde)
KAS ZEDELENMELERİNDE,KAS-BAĞ DOKUSU YAPIŞIKLIKLARINDA
CİLT YAPIŞIKLIKLARINDA – CİLT KALINLAŞMALARINDA
SAÇ DÖKÜLMESİNİN TEDAVİSİNDE
Saç dökülmelerinin tedavisinde tek başına veya diğer tedavilere yardımcı olarak saçları döküldüğü bölgelere enjekte edilir. Cansız kuru ince yıpranmış saçların tedavilerinde, Kıl kökleri  canlı ise yeni saç çıkışını sağlıyor, saç dökülmesini azaltıp saçların  kalınlaşması ve güçlenmesine yardım ediyor. Özellikle erkek tipi saç dökülmelerinde oldukça yüz güldürücü bir tedavidir. Kişinin kendi kanı kullanıldığı için hiçbir yan etkisi yoktur. 
 

ESTETİK AMAÇLI CGF-CD34 UYGULAMALARI

Derimizin yaşlanması aynı yaralanma sürecinde olduğu gibi bazı fiziksel özelliklerini kaybetmesinden kaynaklanır.Bu nedenle derimizi gençleştirmeye yönelik uygulamalarda aslında vücudumuzun bir yarayı iyileştirirken yaptıklarını çeşitli yöntemlerle taklit ederiz.
Derideki bir hasarı en etkili, en hızlı ve en doğal biçimde onarabilecek olan yapı, yine derinin ait olduğu bütünün bir parçasıdır. Bu nedenle CGF-CD34 uygulaması damarlarımızda dolaşan bu sihirli gücü harekete geçiren bir yöntem olarak gelişmiştir. CGF-CD34 uygulamasında da yaptığımız sadece vücüdun iyleşme kapasitesini arttırmaktır.
ESTETİK AMAÇLI CGF-CD34;
o    Yüz,

o    Boyun,

o    Dekolteler,

o    Eller,

o    Bacak içleri-selülit bölgeleri,

o    Kollar gibi sarkmış tüm vücut bölgelerine uygulanabilir.

CİLT KIRIŞIKLIKLARI-SARKMALARININ TEDAVİSİNDE ;
Tüm yüz bölgesinde;alın, göz kenarı, burun kenarı kırışıklıklarında,
Boyun ve dekolte bölgesinde kırışıklık,sarkma ve lekelerin tedavisinde
Üst kol,karın,iç bacak,diz bölgeleri kırışıklık, sarkma, çatlaklarında
Tüm vücutta görülen sarkma ve  çatlak ve ,izlerin giderilmesinde, başarı ile uygulanmakta, uygulama sonuçları tatmin edici düzeyde bulunmaktadır.
YÜZ GENÇLEŞTİRMEK AMACIYLA ;
Özellikle yüz gençleştirme ve saç dökülmesinin önlenmesinde ozonterapi ile birlikte kullanıldığında çok başarılı bir ikili oluşturmaktadır. CGF-CD34 solüsyonuna uygun dozlarda Ozon eklendiğinde hem iyileştirici hücre olan trombositle aktive olur, hemde iyileştirici madde olan Büyüme-Growth Hormon miktarı önemli ölçüde artar.Dokulardaki oksijen seviyesi yükselir.
 

CİLT LEKELERİNDE, GEBELİK LEKELERİNDE, CİLT VE AKNE İZLERİNİN TEDAVİSİNDE
OZONLANMIŞ CGF-CD34 NİN ESTETİK AMAÇLI KULLANILMASI
Özellikle yüz gençleştirme ve saç dökülmesinin önlenmesi tedavilerinde ozon tedavisi ile kombine kullanıldığında çok başarılı bir ikili oluşturmaktadır. Ozon tedavisi ile önce doku kanlanması oksijen seviyesi arttırılır. Daha sonra CGF-CD34 terapi ile dokunun iyileşmesi sağlanır.
YÜZDE LIFTING ETKİSİ SAĞLAR ; Derinin hızla yapılanmasını sağladığından uygulanan cilt gölgesinde toparlanma yani lifting etkisi oluşturur.
YÜZDE PEELING ETKİSİ SAĞLAR ; Peeling gibi uygulamalardan sonra, derinin hızla yapılanmasını sağlar.Deride oluşan kırışıkların düzelmesi, çöküntülerin giderilmesi, esneklik ve parlaklığın kazandırılmasını sağlar. İyileşmesi uzun süren yara, çatlak ve derinin zarar gördüğü durumların kontrolünü sağlar.
 

YÜZDE DOLGU ve BOTOKS ETKİSİ SAĞLAR ;
Deride oluşan kırışıkların düzelmesi, çöküntülerin giderilmesi, esneklik ve parlaklığın kazandırılmasını sağlar.


SELLÜLİT, DOĞUM VE KİLO VERMEKTEN KAYNAKLANAN ÇATLAKLARIN TEDAVİSİNDE SAĞLIKLI SAÇLARIN KORUNMASIN DA DİĞER UYGULAMA NEDENLERİ ;
Estetik amaçlı CGF-CD34 uygulamalarını Vagina, penis estetiği gibi amaçlarla genital vücut bölgelerine uygulanabilir. Sonuçta vücudunuzda yıprandığını düşündüğünüz her yere uygulayabiliriz.
CGF-CD34 UYGULAMA SIKLIĞI ve DOZU NE OLMALIDIR ?

Yapılan bilimsel çalışmalar, bu konuda kesin bilgi verilmesi için yeterli değildir. Bu nedenle CGF-CD34 uygulamasının sıklığı-kaç defa uygulanacağı ve uygulama şekli her kişiye ve aldığımız yanıta göre değişiklik gösterebilir.
Pratik uygulamada klasik olarak 3-6 seans CGF-CD34 uygulamasının yeterli olduğu düşünülürse de, ilerleyen seanslarda planlanan sayıya ilave edilebilir veya erkenden sonlandırılabilir. Buna kesinlikle hekiminiz karar vermelidir.
CGF-CD34 uygulamasında bir doz aşımı problemi söz konusu değildir. Uygulanan bölgeye yetecek şekilde konsantre trombosit içeren plazma miktarına göre kişiden alınacak kan miktarı belirlenir. Bu genellikle bir bölge uygulaması için 10-20 cc arasında kan demektir. Bu miktardaki kandan yaklaşık 2-5 cc arsında konsantre trombosit içeren plazma elde edilir.
 

CGF-CD34 ETKİSİ NE KADAR SÜRER ? BAŞARI ORANLARI NEDİR ?

CGF-CD34 enjeksiyonunda bir ilaç, ürün vb. farmakolojik ilaç uygulanmayıp,yanlızca vücudun kendi iyileştirme potansiyeli kullanılmaktadır. Bu iyileştirme uyarısı sayesinde sonuçlar genellikle yavaş, ama kalıcı olmaktadır.
Genellikle ilk enjeksiyondan sonra yararları görülür.Uygulamadan birkaç gün sonra ciltte sağlıklı bir parlaklık ortaya çıkar.
15-30 yada 45-90 günde bir yapılacak 3 – 6 uygulamadan sonra yılda 3-4 kez tekrarlanırsa kürlerin etkisi kalıcı bir gençleştirici etkiye eşdeğerdir.
İlk enjeksiyondan 2 – 4 hafta sonra hasarlı dokunun durumu tekrar değerlendirilir. İhtiyaç olursa bazı durumlar için ilave enjeksiyon planlanır.
Bir yıl sonraki kontrolde eğer kişinin yaşam tarzına bağlı olarak;
o    Menopoz dönemindeyse,

o    Sigara, alkol kullanıyorsa,

o    Beslenmesine dikkat etmiyorsa,

o    CGF-CD34 uygulanan bölgesinde travma yada enfeksiyon oluşmuşsa,

o    Cildini güneş ve Ultraviyole ışınlarından koruyamıyor ise;

o    İLAVE CGF-CD34 KÜRLERİNİN YAPILMASINA İHTİYAÇ DUYULABİLİR. OLUMSUZ FAKTÖRLERDEN KORUNABİLİYORSA İKİNCİ CGF-CD34 KÜRÜ İÇİN 1 veya 2 YIL BEKLENEBİLİR.

Bazı kişilerde kısmi bir iyileşme olurken, bazılarında tam iyileşme gösterilmiştir. Birçok bilimsel çalışmalarda başarı oranının %80 – 85 oranında olduğu gösterilmiştir. Bazı çalışmalar uygulamadan 6-9 ay sonra bile iyileşme sürecinin hala devam ettiğini göstermiştir. Ancak doku hasarına yol açan nedenler ortadan kalkmadığı sürece, doğal olarak hasar tekrar oluşabilir.
Kliniğimizde bu yöntemi uyguladığım kişilerden oldukça memnuniyet verici sonuçlar alıyoruz. Uygulamadan 1 hafta sonra ciltte fark edilir bir parlaklık ve renkte açılma oluyor . 2. Seanstan sonra da kırışıklıklarda yumuşama meydana geliyor. Şu ana kadar CGF-CD34 nin başarısızlığı yada olumsuz etkileri nedeniyle tedaviyi yarım bırakan danışanımız olmamıştır.
 

CGF-CD34, CERRAHİ ÇÖZÜMÜN  ALTERNATİFİMİDİR?

Hayır, CGF-CD34 asla cerrahiye alternatif değildir. Ancak cerrahiden önce uygulanması gereken bir tedavi yöntemidir.
Cerrahinin gereksiniminin ve cerrahi mutlaka yapılacak ise öncesinde CGF-CD34 uygulaması ile cerrahinin genişliğinin azaltılması mümkündür.
 

CGF-CD34 UYGULAMASININ YAN ETKİLERİ NEDİR?

Herhangi bir yan etkisi olmayan CGF-CD34 tedavisinde herhangi bir ilaç, ürün vb. farmakolojik ilaç verilmeyip,yalnızca kişinin kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerji, hastalık bulaşma riski, doku uyuşmazlığı riski de bulunmuyor.
Şüphesiz her enjeksiyonda görülen morarma, kanama, kızarıklık, yanma ve az da olsa ağrı veren sinir hassasiyeti gibi durumlar görülebilir.
Kişinin kendi kanı yine kendisine verildiğinden, herhangi bir hastalığın bulaşması söz konusu değildir. Ancak, hijyene çok dikkat edilse bile bazen istenmeyen enfeksiyonlar sözkonusu olabilir.
Hijyen kurallarına dikkat edilerek yapılan uygulamalarda herhangi bir yan etki,olumsuzluk izlenmez .
Kullanılan materyale kişinin kendi kanının dışında bir şey eklenmediği için güvenli bir uygulamadır. ANCAK, Ancak böylesine yüksek güvenlikli bir etki elde edebilmek için UYGUN  KİTLER KULLANILMALIDIR.
Yapılan tedavi sonrası kişi günlük hayatına devam edebilir.
 

CGF-CD34 UYGULAMASINDAN SONRA NELER OLUR?

AĞRI OLUR MU ?

Yalnızca yapıldığı bölgede geçici bir morarma,ağrı ve şişme yapabilir. Bu etki 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer ve herhangi bir zararı yoktur. Bu durumda buz uygulama ve basit ağrı kesiciler kullanılabilir.
CGF-CD34, tamamen acısız bir yöntem değildir, ancak yeterli miktarda anestezik pomad uygulandığında sizi sosyal hayattan,işiniz gücünüzden ayırmayan bir yöntemdir. Asetaminofen grubu ilaçlar kullanılabilir.
CGF-CD34 enjeksiyonlarından sonra birkaç hafta içinde iyileşme belirtileri gözlenirken ağrı günler içinde yavaş yavaş azalır.
Saç dökülmesi veya estetik amaçlı uygulamalardan 15-20 dakika önce pomad şeklinde yüzeyel anestezik, uygulanacak bölgeye iyice yedirilerek sürülür. Uygulamaya başlamadan önce antiseptik solüsyon ile anestezik pomad silinir.
Estetik ve cilt CGF-CD34 uygulamaları dışındaki CGF-CD34 uygulamalarında, hasarlı dokunun iyileşmesi için belirli bir süre gerekeceğinden, normal günlük fiziksel aktivite ile yoğun egzersizlere ne zaman dönüş yapabileceğinizi hekiminize sormalısınız.
 

CGF-CD34, HANGİ DURUMLARDA UYGULANMAZ ?

Kan sayımı (hemogram) tetkiklerinde Trombosit sayısı yetersiz olan yada herhangi bir yerinde kolayca çürük-morarma oluşan kişilerde,
Aktif enfeksiyon geçirmekte olanlarda,
Kanama hastalığı olanlar veya aynı gün yüksek miktarda “kan sulandırıcı ilaç” kullananlarda
Kronik Karaciğer Hastalığı olanlarda (Siroz,hepatit… )
Uygulama bölgesinde Kanser bulunan kişilerde UYGULANMAZ.
 

CGF-CD34 UYGULAMASINDAN SONRA NELERE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİR ?

Uygulama sonrasında bölgede kızarıklık ve gerilme hissi olacak, tedaviye gerek duymadan kendiliğinden iyileşecektir, Uygulama bölgesinin 4-6 saat süre ile yıkanmaması, temizlenmemesi önerilir.
CGF-CD34 uygulama sonrası 12-24 saat makyaj ürünleri kullanılması önerilmemektedir.
CGF-CD34 uygulaması sonrası 12-24 saat havuz, denize girilmemesi gereklidir.
Enjeksiyondan sonra anti-enflamatuar (yani romatizmal- ağrı kesici) ilaçlar CGF-CD34 ile uyarılan doğal iyileştirme sürecini i nötralize edileceğinden kullanılmaz.  Ancak CGF-CD34 uygulaması nedeniyle ağrınız devam ederse Parasetamol türü ağrı kesici kullanabilir yada soğuk-buz kompres uygulaması yapabilirsiniz.
Yüz ve boyun cildine CGF-CD34 uygulamasından sonra makyaj yapılmaması, saf ozonlanmış yağ-pomad herhangi bir kozmetik ürün kullanılmaması önerilir.
 

FARKLI CGF-CD34 YÖNTEMLERİ VARMIDIR ?
Evet, klinikteki doktorun deneyimine göre farklı CGF-CD34 teknikleri, kişinin ihtiyacına göre belirlenerek uygulanabilir.
 

BAŞKA CGF-CD34 TEKNİKLERİ VARMIDIR ?

OZONLU CGF-CD34 UYGULAMASI
DERMAPEN-MİKROİĞNELEME VEYA CGF-CD34 UYGULAMASI
Biz kliniğimizde yılların deneyimi ile tüm CGF-CD34 yöntemlerini uygulamaktayız.


CGF-CD34 NİÇİN TERCİH EDİLMELİDİR ?

Dışardan herhangi bir kimyasal madde yada ilaç uygulanmadığı için,
Kişinin kendi kanından elde edilen doğal bir bileşim olduğu için
Allerji ve yan etkileri olmadığı için
Kısa süreli bir uygulama olduğu için
Etkisi kısa sürede başladığı için
Etkisi kalıcı ve uzun süreli olduğu için
Uygulama kolay, pratik ve hastane-ameliyathane şartları gerektirmediği için
Dolgu, botoks ve mezoterapi etkilerine benzer etkileri nedeniyle CGF-CD34 sayesinde yüz kırışıklıkları ve saç dökülmesi için kozmetik ürünlere vermekte olduğunuz yüksek faturalardan kurtulmuş ve yüzeyel kullanılan ürünlere göre çok daha etkili bir sonuç elde etmiş olursunuz.
DİKKAT ! CGF-CD34, TIBBİ BİR UYGULAMADIR ve SADECE DOKTORLAR TARAFINDAN UYGULANMALIDIR.

 

BAŞKASININ KANINDAN ELDE EDİLEN CGF-CD34 BAŞKA BİRİSİNE UYGULANABİLİRMİ ?

Teorik olarak evet. Çünkü eritrosit gibi hücreler olmadığından kan grubu uyuşmazlığındaki gibi bir uyuşmazlık görülmez.  Ancak başkasının kanında bulunan bir enfeksiyon geçişi nedeniyle yeterince güvenli değildir.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

CİLT YENİLEME – SAÇ DÖKÜLMELERİNE KARŞI CGF CD34+ TEDAVİSİ

CGF CD34+ (Konstre Büyüme Faktörleri) Tedavisi Hakkında Bilmemiz Gerekenler:

SORU: CGF CD34+ Nedir?

CEVAP: 
CGF CD34+ bir doku yenileme tedavisidir.

SORU: Nasıl Uygulanır?

CEVAP: Kişiden alınan kanın santrifüje edilip,CD34+ kök hücre ihtiva eden kısım elde edilir. . Bu özel tüplerin kanın serumu diye adlandırılan kısmında, vücudun yapı taşları yoğunlaştırılmış olarak elde edilir. Vücudun yüz, el, dekolte, yara ve yara izleri veya sorunlu bölgelerine enjekte edilerek uygulanır.

SORU: Ne Amaçla Kullanılır?

CEVAP: 
İnsan vücudu zaman geçtikçe yaşlanır. Bu yaşlanma süreci kırışıklık, lekelenme, sarkıklık vb. olarak bulgu verir. İşte bu yaşlanma sürecini yavaşlatmak ve düzeltmek amacıyla uygulanır.


SORU: Nerelerde Kullanılır?

CEVAP
:
- Cilt yenileme
- Kırışıklık tedavisi
- Leke tedavisi
- Akne (sivilce) izlerini tedavisi
- Sarkıklık tedavisi
- Çatlak tedavisi
- Yara iyileşme sürecinin hızlandırmak
- Yara izlerinin ortadan kaldırılması
- Saç dökülmesinin önüne geçmek ve yeni saç köklerini uyarmak. Saç mezoterapi gibi uygulanır.

SORU: Sizin Uyguladığınız Tedavide de Plazma Nakli Söz Konusu Değil mi?

CEVAP: Bizim uyguladığımız tedavide hastanın kendi kanı kendisine veriliyor “otolog kök hücre” tedavisi olarak adlandırılıyor. Bu kan ürününü dolgu veya mezoterapi gibi yollarla deri altına uyguluyoruz ve bu maddenin deriyi gençleştiren özelliğinden yararlanıyoruz.

 

Aslında konuyu biraz daha açarak devam edeyim. İnsanlarda yaş ilerlemesi ile sarkmalar kırışıklıklar ve asla engel olamadığımız doğduğumuz günden beri var olan ve yüzümüzü sürekli aşağı çeken yerçekimi, yanlış ürenler ve yanlış uygulama teknikleri ile biz de bunlara yardımcı oluyoruz.

 

CGF CD34+ ile Anti-aging (cilt gençleştirme) cilt için yapılabilecek en iyi uygulamaların başında gelir.

Büyüme faktörleri ve farklılaşmamış kök hücreler içerir. Bu büyüme faktörleri estetik tedavilerde oldukça önemlidir. Diğer uygulamalardan önce yapılası ve diğer uygulamalara cildin hazırlanmasını sağlar.

CGF CD34+ tedavisi medikal estetikte facelifting (Yüzü Kaldırmak) etkisi, kırışıklık, saç ekimi sonrası saç kökünün adaptasyonu ile kadın, erkek tipi saç dökülmesi tedavilerinde kullanılmaktadır. CCGF CD34+ uygulaması ile bu iyileşme süreci en az beş katına kadar kısaltılabiliyor.

UYGULAMA:  CGF CD34+ Tedavisi bir doku yenileme tedavisidir. Kişiden alınan kanın santrifüj edilerek belli bir kısmı kullanılır. Bu serumun içinde özellikle yoğunlaştırılmış yapı taşlarının bulunduğu bir bölüm ayrışır. Bu işte bizim CGF CD34+ dediğimiz kısımdır. Bu bir enjektör ile Mezoterapi teknikleriyle ve Roller ile sorunlu bölgeye iki şekilde uygulanır.

Kesinlikle çok etkili diğer ilaç uygulamalarında görebildiğimiz alerjik reaksiyonlara hiç rastlamadığımız bir tedavi yöntemidir. Hasta bu uygulamadan sonra evine gönderiliyor

1- Klasik mezoterapi tekniği ile: Amaç derinin dermis tabakasına bu ürünün geçip yapılanma fonksiyonlarının başlatılmasını sağlamaktır. Kadın ve Erkeklerde farklı güzelleştirme noktalarına uygulama yapılır.

2- Dermaroller dediğimiz üzerinde 200 e yakın iğne olan bir aparatla bu işlem gerçekleştirilir. Bu aparat sorunlu bölgenin üzerinde gezdirilir ve o alanda sayısız por (delik) lar açılır. Bu deliklerden CGF CD34+ materyalinin cilde yedirilme işlemi gerçekleştirilir.

12 saat kadar uygulanan bölgesini yıkamaması söylenir. 12 saat sonra günlük bakımlarının hepsini yapabilir.

CGF CD34+ (Konsantre Büyüme Faktörleri) ‘in Cilt Üzerindeki Uygulamaları Nasıldır? Amacı Nedir?

Doku yenilemede kandan alınan büyüme faktörleri:

1- Kolejen üretimi arttırmakta doku yenilenmesine yardımcı olmaktadır.

2- Bu sayede lekelerin azalması,

3- Sivilcelerle kalan izlerin yok olması cildin daha gergin canlı ve parlak görünmesini sağlanmaktadır.

4- Yara izlerinin ortadan kaldırılmasında.

• Cilt Yüzeyinde Hangi Bölgelere Uygulanmaktadır?

Problemli olan herhangi bir bölgeye uygulanabilmektedir. Yüz, boyun, dekolte, el üstü ve saç vb.

• CGF CD34+ nin Etkileri Nasıldır?

Uygulama yapılan kişi 3 – 4 haftanın sonunda etkileri fark etmektedir. Lekelerde azalmalar meydana gelmekte ve cilt yüzeyi daha parlak, gergin ve canlı gözükmeye başlamaktadır.

• Yan Etkileri Var mıdır?

Karışım hastanın kendi kanı ile hazırlandığı için kan yoluyla bulaşan bulaşıcı hastalıklara yakalanma ya da alerji olma riski yoktur. Sadece işlem esnasında kızarıklık meydana gelebilmektedir ve bu kızarıklık birkaç saat sonra geçmektedir.

• Tedavi Süresi Ne Kadar Zamanda Tamamlanmaktadır?

Başlanan yaşa göre değişmekle beraber 1– 4 seanstan oluşmakta, uygulama sıklığı ise ayda bir ve/veya 15 günde 1 defa uygulanabilmektedir. Yılda bir veya iki kere de tekrarı uygulamanın kalıcılığını sağlar.

• CGF CD34+ Uygulaması Esnasında Ağrı ya da Acı Var mı?

Herhangi bir ağrı ya da acı hissi yaşanmamaktadır, işlem öncesi lokal anestezik kremlerle uyuşturma işlemi uygulanmaktadır.

Dr. Alp OKUTUCU

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

CGF CD34+ (KONSANTRE BÜYÜME FAKTÖRLERİ)


Günümüzde en yaygın kullanılan “Büyüme Faktörleri” ile tıbbi estetik ve tedavilerinden PPP’nin yerini artık, çok daha yoğun, kat kat daha fazla  “Büyüme Faktörleri” içeren CGF-CD34 tekniği almaktadır.

 

PRP yöntemi kanda bulunan Trombosit (Platelet) hücreleri santrifüj ile ayrıştırılarak, ardından trombosit hücreleri aktive edilerek, içerisindeki büyüme faktörlerinin açığa çıkarılması ile yapılan tedavilerdir.

Ancak bu yöntemde genellikle santrifüj işlemi bir defalık devir ve sürede uygulanırken CGF-CD34 tedavi yönteminde ise farklı hız ve devirlerde santrifüj uygulanmaktadır.

CD34 TEKNİĞİ  İLE TIBBİ TEDAVİ VE ESTETİK UYGULAMALARI 

CGF-CD34 tedavisi ile ilgili araştırmalar, sadece büyüme faktörlerinin değil, CD34 adı verilen kök hücrelerinin de bu tedavi yöntemi ile elde edildiğini göstermektedir. CD34 kök hücreleri ve konsantre büyüme faktörleri ile PRP den daha etkili bir tedavi yöntemi olduğu tespit edilmiştir.

Büyüme faktörlerinin elde edilmesi ile uygulanan rejeneratif tıp tedavileri,günümüzün doku rehabilitasyon terapilerinin en büyük hedeflerinden biridir. 

En iyi doku rehabilitasyonu, tamiri(rejenerasyonu) ve iyileşmesini  tetikleyen yöntemler Büyüme Faktörleri elde edilen yöntemlerdir.
Bu amaçla, günümüzde kullanılan diğer yöntemler (PRP gibi)in hiçbirinin uygun doku rehabilitasyonu, tamiri ve iyileşmesini sağlamada CGF-CD34 tedavisi kadar başarılı olmadığı tespit edilmiştir.

Bunun sebebi, yukarıda bahsedilen tekniklerin hiçbirinin kanın bütünündeki iyileştirici ve tamir edici potansiyelinin CGF-CD34 tedavisi kadar olmamasıdır.

CGF-CD34  tekniği, ilgili hücrelerin ya da dokuların rehabilitasyonunu sağlamak için kullanılabilecek olan ayrı ayrı fazlar da kanın iyileşme potansiyelininin tümünün yoğunlaştırılarak kullanılması sağlanmıştır.

Kayıp, yaşlanmış ya da hasarlı doku parçalarını yeniden oluşturabilme isteği ve ihtiyacı, modern tıbbın en çok araştırılan tedavi yöntemlerinden biri olagelmiştir. CGF-CD34 tekniğinde iyileşmeye katkı sağlayan birçok faktör vardır ve bunlar her bir hastanın biyokimyasal ve hormonal metabolizmasına bağlıdır.

CGF-CD34 tekniği ile doku rehabilitasyonuna yardım etmede rol oynayan faktörler şunlardır:

KÖK HÜCRELER(CD34):

Çeşitli potansiyellere sahip bu hücreler, hücre çoğalmasına yardımcı olup, rehabilitasyonu yöneten hücrelerdir.

DOĞAL BÜYÜME FAKTÖRLERİ

Dokuya yeniden şekil verilmesi ya da rehabilitasyonu ile iyileşmenin tetiklenmesini sağlayan ve diğer yöntemlere göre CGF CD34 tekniğinde daha yoğun biçimde kişinin kendi kanından doğal yöntemlerle elde edilen büyüme faktörlerini içerirler.

CGF CD34 tekniği ile kandan elde edilen sıvının özellikleri;

  1. SERUM: Serum kanın en hafif ve akışkan kısmıdır. CGF-CD34 tekniği için temel niteliğindedir; çünkü tüm maddeleri, birçok biyokimyasal bileşeni ve aktivatörü karıştırabilen bir sıvıyı temsil etmektedir. Serum; dokuyu yıkamak ve tüm rehabilite edilen doku parçasını örtüp korumak için kullanılır.
  2. PRP: CGF-CD34 tekniğinde aynı zamanda klasik PRP yönteminde elde edilene yakın PRP materyali elde edilmektedir. PPP’nin kullanıldığı tüm durumlarda uygulanır.
  3. KONSANTRE BÜYÜME FAKTÖRLERİ VE KÖK HÜCRELER: Beyaz kan hücrelerinin hemen altında yoğun pıhtı tabakasının ise üstünde yer alırlar. İyileştirme performansı en yüksek olan kısım budur. Sadece dokuya direk uygulanmakla kalmaz, doktorunuz gerekli gördüğünde damar yoluyla da uygulanabilir.
  4. DİĞER HÜCRELER VE PIHTI: CGF tekniğinde kırmızı faz konsantre pıhtı faktörleri, kırmızı ve beyaz kan hücrelerini, az miktarda tormbositleri içerir. Koyu kırmızımsı yoğun bir jele benzer. Bu kısım genellikle kullanılmaz.

CGF-CD34 NE DEMEKTİR?

  • CGF-CD34; Kişinin kendisinden alınan kanın dört farklı devir ve süredeki santrifüj işlemi ile bileşenlerine ayrılmasından sonra trombositleri,lökositleri ve çeşitli büyüme-growth faktörlerini ve sitokinleri içeren katmanın adıdır.
  • Kandaki CD34 adlı kök hücreler ve Trombositler;

o    Kan pıhtılaşmasında

o    Dokuların iyileşmesinde

o    Hücrelerin büyümesinde, çoğalma ve gençleşmesinde, hasarlı dokuların onarımında ve doğal iyleşme süreçlerini tetikleyici bir “büyüme faktörlerini, yani Growth-Büyüme Hormonu) salgılar.

  • Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız, trombositleri bu dokuya toplayarak bir onarım süreci başlatır.
  • CGF-CD34 uygulamasının amacı ise bu hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda trombositi verilir. Böylece hasarlı dokunun onarımı da bu kadar hızla ve güçlü bir şekilde başlar ve daha çabuk sonuçlanır, çünkü CGF-CD34 ile elde edilen trombositlerin yoğunluğu kandakinden 2 ila 5 kat fazladır.
  • CGF-CD34 son yıllarda giderek artan bir şekilde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmış, oldukça yeni ve daha doğal bir tedavidir.
  • Başlangıçta daha çok “Kozmetik ve Anti-aging” amaçlı kullanılmış olsa da sonraları özellikle kas iskelet sistemi hastalıklarında , yaralanmış bölge iyileşmesinde , yaraların ve yanıkların tedavisinde ve saç dökülmesin de kullanılan, diğer tedavilere kıyasla daha kolay bir yöntem
  • Trombosit ve Lökosit bakımından zengin kan sıvısı-plazmanın hücre çoğalmasını, farklılaşmasını, kanlanmasını ve hücrelerin arasındaki bağ dokusunu-dolguyu arttırdığını, ayrıca çeşitli enfeksiyonlara karşı savunma mekanizmasını harekete geçirdiğini gösteren çok sayıda kanıt bulunmaktadır. Trombositin ürettiği bu maddelerle oluşturduğu etki sayesinde tıpta pek çok alanda kullanılmakta olup,FDA onaylıdır.

CGF-CD34 NASIL UYGULANIR?

  • CGF-CD34 uygulamaları çeşitlidir;

o    Cilt,

o    Kas, tendon,eklem içi,

o    Vücut boşlukları ile

o    Yaralı yada hasarlı her bölgeye uygulanabilir

  • Yaralanmış alan dikkatli bir şekilde temizlenir. Yüksek konsantrasyondaki trombosit solüsyonu ve büyüme-growth faktörleri en çok hasarlı dokuya enjekte edilir.
  • Geriye kalan plazma sıvısı daha az hasarlı bölgelere enjekte edilir.
  • Böylelikle vücudun kendini yenileme(rejenerasyon) ve iyileşme potansiyeli uyarılır.
  • CGF-CD34, ENJEKSİYON YÖNETMİ DIŞINDA;

o    MEZOTERAPİ,

o    MASKE İÇİNDE

o    YÜZEYEL SÜRÜNTÜ ŞEKLİNDE

o    BİTKİSEL KREM-POMADLARIN İÇİNE KARIŞTIRILARAK

o    GÖZ KURULUĞUNDA GÖZ DAMLASI HALİNDE

o    YARALARIN ÜZERİNE SÜRÜLEREK UYGULANABİLİR.

Uygulama hazırlık kısmıyla birlikte toplam 15-30 dakikayı geçmez.

TEDAVİ AMAÇLI CGF-CD34 UYGULAMALARI
HANGİ DURUMLARDA YAPILIR?

  • FİBROMİYALJİ VE KULUNÇ TEDAVİSİNDE
  • BURKULMA VE DARBELER DE
    (Ayak ve El )
  • EKLEM KİREÇLENMELERİN DE
    (diz,kalça,omuz,ayak bileği)
  • KIKIRDAK ve KEMİK AŞINMASI-KİREÇLENMELERİNDE
    (Gonartroz ve Patella tendiniti)
  • EKLEM BAĞ YARALANMALARINDA
    (Menisküs yaralanma ve yırtıkları )
  • TOPUK DİKENİNDE
  • BEL ve BOYUN FITIKLARINDA
  • YARA ve YANIK TEDAVİLERİNDE
    (Diyabetik Ayak,İyileşmeyen yaraların ve yanıkların tedavisinde)
  • KRONİK BEL ve BOYUN AĞRILARINDA
  • İLTİHABİ KAS ve ROMATİZMAL HASTALIKLAR DA
    (Fibromiyalji,Myofasial ağrılar  ve kulunç ağrısı olarak bildiğimiz kas gerginliklerinde)
  • KAS ZEDELENMELERİNDE,KAS-BAĞ DOKUSU YAPIŞIKLIKLARINDA
  • CİLT YAPIŞIKLIKLARINDA
  • SAÇ DÖKÜLMESİNİN TEDAVİSİNDE
    Saç dökülmelerinin tedavisinde tek başına veya diğer tedavilere yardımcı olarak saçları döküldüğü bölgelere enjekte edilir. Cansız kuru ince yıpranmış saçların tedavilerinde, Kıl kökleri  canlı ise yeni saç çıkışını sağlıyor, saç dökülmesini azaltıp saçların  kalınlaşması ve güçlenmesine yardım ediyor.  Özellikle erkek tipi saç dökülmelerinde oldukça yüz güldürücü bir tedavidir. Kişinin kendi kanı kullanıldığı için hiçbir yan etkisi yoktur. 

ESTETİK AMAÇLI CGF-CD34 UYGULAMALARI

  • Derimizin yaşlanması aynı yaralanma sürecinde olduğu gibi bazı fiziksel özelliklerini kaybetmesinden kaynaklanır. Bu nedenle derimizi gençleştirmeye yönelik uygulamalarda aslında vücudumuzun bir yarayı iyileştirirken yaptıklarını çeşitli yöntemlerle taklit ederiz.
  • Derideki bir hasarı en etkili, en hızlı ve en doğal biçimde onarabilecek olan yapı, yine derinin ait olduğu bütünün bir parçasıdır. Bu nedenle CGF CD34 uygulaması damarlarımızda dolaşan bu sihirli gücü harekete geçiren bir yöntem olarak gelişmiştir. CGF CD34 uygulamasında da yaptığımız sadece vücudun iyileşme kapasitesini arttırmaktır.
  • ESTETİK AMAÇLI CGF-CD34;

o    Yüz,

o    Boyun,

o    Dekolteler,

o    Eller,

o    Bacak içleri-selülit bölgeleri,

o    Kollar gibi sarkmış tüm vücut bölgelerine uygulanabilir.

  • CİLT KIRIŞIKLIKLARI-SARKMALARININ TEDAVİSİNDE ;
    Tüm yüz bölgesinde; alın, göz kenarı, burun kenarı kırışıklıklarında,
    Boyun ve dekolte bölgesinde kırışıklık, sarkma ve lekelerin tedavisinde
    Üst kol, karın, iç bacak, diz bölgeleri kırışıklık, sarkma, çatlaklarında
    Tüm vücutta görülen sarkma ve  çatlak ve ,izlerin giderilmesinde, başarı ile uygulanmakta, uygulama sonuçları tatmin edici düzeyde bulunmaktadır.
  • YÜZ GENÇLEŞTİRMEK AMACIYLA ;
    Özellikle yüz gençleştirme ve saç dökülmesinin önlenmesinde ozonterapi ile birlikte kullanıldığında çok başarılı bir ikili oluşturmaktadır. CGF-CD34 solüsyonuna uygun dozlarda Ozon eklendiğinde hem iyileştirici hücre olan trombositle aktive olur, hem de iyileştirici madde olan Büyüme-Growth Hormon miktarı önemli ölçüde artar. Dokulardaki oksijen seviyesi yükselir.
  • CİLT LEKELERİNDE, GEBELİK LEKELERİNDE, CİLT VE AKNE İZLERİNİN TEDAVİSİNDE
  • OZONLANMIŞ CGF-CD34 NİN ESTETİK AMAÇLI KULLANILMASI: Özellikle yüz gençleştirme ve saç dökülmesinin önlenmesi tedavilerinde ozon tedavisi ile kombine kullanıldığında çok başarılı bir ikili oluşturmaktadır. Ozon tedavisi ile önce doku kanlanması oksijen seviyesi arttırılır. Daha sonra CGF-CD34 terapi ile dokunun iyileşmesi sağlanır.
  • YÜZDE LIFTING ETKİSİ SAĞLAR; Derinin hızla yapılanmasını sağladığından uygulanan cilt gölgesinde toparlanma yani lifting etkisi oluşturur.
  • YÜZDE PEELING ETKİSİ SAĞLAR; Peeling gibi uygulamalardan sonra, derinin hızla yapılanmasını sağlar. Deride oluşan kırışıkların düzelmesi, çöküntülerin giderilmesi, esneklik ve parlaklığın kazandırılmasını sağlar. İyileşmesi uzun süren yara, çatlak ve derinin zarar gördüğü durumların kontrolünü sağlar.
  • YÜZDE DOLGU ve BOTOKS ETKİSİ SAĞLAR ;
    Deride oluşan kırışıkların düzelmesi, çöküntülerin giderilmesi, esneklik ve parlaklığın kazandırılmasını sağlar.
  • SELLÜLİT, DOĞUM VE KİLO VERMEKTEN KAYNAKLANAN ÇATLAKLARIN TEDAVİSİNDE
  • SAĞLIKLI SAÇLARIN KORUNMASIN DA

CGF-CD34 UYGULAMA SIKLIĞI ve DOZU NE OLMALIDIR?

  • Yapılan bilimsel çalışmalar, bu konuda kesin bilgi verilmesi için yeterli değildir. Bu nedenle CGF-CD34 uygulamasının sıklığı-kaç defa uygulanacağı ve uygulama şekli her kişiye ve aldığımız yanıta göre değişiklik gösterebilir.
  • Pratik uygulamada klasik olarak 1 - 4 seans CGF-CD34 uygulamasının yeterli olduğu düşünülürse de, ilerleyen seanslarda planlanan sayıya ilave edilebilir veya erkenden sonlandırılabilir. Buna kesinlikle hekiminiz karar vermelidir.
  • CGF-CD34 uygulamasında bir doz aşımı problemi söz konusu değildir. Uygulanan bölgeye yetecek şekilde konsantre trombosit içeren plazma miktarına göre kişiden alınacak kan miktarı belirlenir.

CGF-CD34 ETKİSİ NE KADAR SÜRER? BAŞARI ORANLARI NEDİR?

  • CGF-CD34 enjeksiyonun da bir ilaç, ürün vb. farmakolojik ilaç uygulanmayıp, yalnızca vücudun kendi iyileştirme potansiyeli kullanılmaktadır. Bu iyileştirme uyarısı sayesinde sonuçlar genellikle yavaş, ama kalıcı olmaktadır.
  • Genellikle ilk enjeksiyondan sonra yararları görülür. Uygulamadan birkaç gün sonra ciltte sağlıklı bir parlaklık ortaya çıkar.
  • 15-30 yada 45-90 günde bir yapılacak 1 – 4 uygulamadan sonra yılda 1-2 kez tekrarlanırsa kürlerin etkisi kalıcı bir gençleştirici etkiye eşdeğerdir.
  • İlk enjeksiyondan 2 – 4 hafta sonra hasarlı dokunun durumu tekrar değerlendirilir. İhtiyaç olursa bazı durumlar için ilave enjeksiyon planlanır.
  • Bir yıl sonraki kontrolde eğer kişinin yaşam tarzına bağlı olarak;

o    Menopoz dönemindeyse,

o    Sigara, alkol kullanıyorsa,

o    Beslenmesine dikkat etmiyorsa,

o    CGF-CD34 uygulanan bölgesinde travma yada enfeksiyon oluşmuşsa,

o    Cildini güneş ve Ultraviyole ışınlarından koruyamıyor ise;

o    İLAVE CGF-CD34 KÜRLERİNİN YAPILMASINA İHTİYAÇ DUYULABİLİR. OLUMSUZ FAKTÖRLERDEN KORUNABİLİYORSA İKİNCİ CGF-CD34 KÜRÜ İÇİN 1 veya 2 YIL BEKLENEBİLİR.

  • Birçok bilimsel çalışmalarda başarı oranının %80 – 85 oranında olduğu gösterilmiştir. Bazı çalışmalar uygulamadan 6-9 ay sonra bile iyileşme sürecinin hala devam ettiğini göstermiştir. Ancak doku hasarına yol açan nedenler ortadan kalkmadığı sürece, doğal olarak hasar tekrar oluşabilir.
  • Kliniğimizde bu yöntemi uyguladığım kişilerden oldukça memnuniyet verici sonuçlar alıyoruz. Uygulamadan 1 hafta sonra ciltte fark edilir bir parlaklık ve renkte açılma oluyor. 2. Seanstan sonra da kırışıklıklarda yumuşama meydana geliyor. Şu ana kadar CGF-CD34 nin başarısızlığı ya da olumsuz etkileri nedeniyle tedaviyi yarım bırakan danışanımız olmamıştır.

CGF-CD34, CERRAHİ ÇÖZÜMÜN  ALTERNATİFİMİDİR?

  • Hayır, CGF-CD34 asla cerrahiye alternatif değildir. Ancak cerrahiden önce uygulanması gereken bir tedavi yöntemidir.
  • Cerrahinin gereksiniminin ve cerrahi mutlaka yapılacak ise öncesinde CGF-CD34 uygulaması ile cerrahinin genişliğinin azaltılması mümkündür.

CGF-CD34 UYGULAMASININ YAN ETKİLERİ NEDİR?

  • Herhangi bir yan etkisi olmayan CGF-CD34 tedavisinde herhangi bir ilaç, ürün vb. farmakolojik ilaç verilmeyip, yalnızca kişinin kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerji, hastalık bulaşma riski, doku uyuşmazlığı riski de bulunmuyor.
  • Şüphesiz her enjeksiyonda görülen morarma, kanama, kızarıklık, yanma ve az da olsa ağrı veren sinir hassasiyeti gibi durumlar görülebilir.
  • Kişinin kendi kanı yine kendisine verildiğinden, herhangi bir hastalığın bulaşması söz konusu değildir. Ancak, hijyene çok dikkat edilse bile bazen istenmeyen enfeksiyonlar söz konusu olabilir.
  • Hijyen kurallarına dikkat edilerek yapılan uygulamalarda herhangi bir yan etki, olumsuzluk izlenmez.
  • Kullanılan materyale kişinin kendi kanının dışında bir şey eklenmediği için güvenli bir uygulamadır.
  • Yapılan tedavi sonrası kişi günlük hayatına devam edebilir.

CGF-CD34 UYGULAMASINDAN SONRA NELER OLUR?

AĞRI OLUR MU?

  • Yalnızca yapıldığı bölgede geçici bir morarma, ağrı ve şişme yapabilir. Bu etki 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer ve herhangi bir zararı yoktur. Bu durumda buz uygulama ve basit ağrı kesiciler kullanılabilir.
  • CGF-CD34, tamamen acısız bir yöntem değildir, ancak yeterli miktarda anestezik pomad uygulandığında sizi sosyal hayattan, işiniz gücünüzden ayırmayan bir yöntemdir. Lidokain ve Prokain türü ilaçlar kullanır.
  • CGF-CD34 enjeksiyonlarından sonra birkaç hafta içinde iyileşme belirtileri gözlenirken ağrı günler içinde yavaş yavaş azalır.
  • Saç dökülmesi veya estetik amaçlı uygulamalardan 15-20 dakika önce pomad şeklinde yüzeyel anestezik, uygulanacak bölgeye iyice yedirilerek sürülür. Uygulamaya başlamadan önce antiseptik solüsyon ile anestezik pomad silinir.
  • Estetik ve cilt CGF-CD34 uygulamaları dışındaki CGF-CD34 uygulamalarında, hasarlı dokunun iyileşmesi için belirli bir süre gerekeceğinden, normal günlük fiziksel aktivite ile yoğun egzersizlere ne zaman dönüş yapabileceğinizi hekiminize sormalısınız.

CGF-CD34 UYGULAMASINDAN SONRA NELERE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİR ?

  • Uygulama sonrasında bölgede kızarıklık ve gerilme hissi olacak, tedaviye gerek duymadan kendiliğinden iyileşecektir, Uygulama bölgesinin 12 -24 saat süre ile yıkanmaması, temizlenmemesi önerilir.
  • CGF-CD34 uygulama sonrası 12-24 saat makyaj ürünleri kullanılması önerilmemektedir.
  • CGF-CD34 uygulaması sonrası 12-24 saat havuz, denize girilmemesi gereklidir.
  • Enjeksiyondan sonra anti-enflamatuar (yani romatizmal- ağrı kesici) ilaçlar CGF-CD34 ile uyarılan doğal iyileştirme sürecini nötralize edileceğinden kullanılmaz.  Ancak CGF-CD34 uygulaması nedeniyle ağrınız devam ederse Parasetamol türü ağrı kesici kullanabilir ya da soğuk-buz kompres uygulaması yapabilirsiniz.
  • Yüz ve boyun cildine CGF-CD34 uygulamasından sonra makyaj yapılmaması önerilir.
  • FARKLI CGF-CD34 YÖNTEMLERİ VARMIDIR?
  • Evet, klinikteki doktorun deneyimine göre farklı CGF-CD34 teknikleri, kişinin ihtiyacına göre belirlenerek uygulanabilir.

BAŞKA CGF-CD34 TEKNİKLERİ VARMIDIR?

  • OZONLU CGF-CD34 UYGULAMASI
  • DERMAPEN-MİKROİĞNELEME VEYA CGF-CD34 UYGULAMASI
  • Biz kliniğimizde yılların deneyimi ile tüm CGF-CD34 yöntemlerini uygulamaktayız.

CGF-CD34 NİÇİN TERCİH EDİLMELİDİR?

  • Dışardan herhangi bir kimyasal madde ya da ilaç uygulanmadığı için,
  • Kişinin kendi kanından elde edilen doğal bir bileşim olduğu için
  • Allerji ve yan etkileri olmadığı için
  • Kısa süreli bir uygulama olduğu için
  • Etkisi kısa sürede başladığı için
  • Etkisi kalıcı ve uzun süreli olduğu için
  • Uygulama kolay, pratik ve hastane-ameliyathane şartları gerektirmediği için
  • Dolgu, botoks ve mezoterapi etkilerine benzer etkileri nedeniyle CGF-CD34 sayesinde yüz kırışıklıkları ve saç dökülmesi için kozmetik ürünlere vermekte olduğunuz yüksek faturalardan kurtulmuş ve yüzeysel kullanılan ürünlere göre çok daha etkili bir sonuç elde etmiş olursunuz.

DİKKAT! CGF-CD34, TIBBİ BİR UYGULAMADIR ve SADECE DOKTORLAR TARAFINDAN UYGULANMALIDIR.

Dr. Alp OKUTUCU

Medikal Estetik

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

CGF ve Sağlıklı Bir Beden

Doymaktan çok ne ile doyduğunuz önemli biz insanlar ilk çağlardan beri aç kalmamak. Karnımızı doyurmak için elimizden geleni yapmışızdır. Otlar meyveler sonraları av hayvanları, yaşamak için beslenmek zorunda olmamız insanlık tarihinde çok büyük bir rol oynamıştır.  İlk zamanlar bu hayatta kalabilmek içindi evet ama ya günümüzde? Sanırım gözümüzü doyurma ihtiyacı karın tokluğunun önüne geçmiş durumda. Mükemmel ambalajlanmış harikulade tatlandırılmış göz alıcı bir sunumla nerdeyse kapımıza kadar gelen hazır gıda ürünlerini tüketiyoruz. Peki, doyuyor muyuz?

Hayır! 

Artık hepimizin bildiği gibi işlenmiş ürünler, kimyasal ilaç ve gübrelerin kullanıldığı tarım ürünleri yani organik olmayan içinde ne olduğunu bilmediğimiz yiyecekler vücudumuz için zararlı. Sağlıklı feet bir beden kaliteli bir yaşam ve sağlıklı bir yaşlılık için bu tür ürünlerden uzak durmalıyız. Bedenimize doğru besin guruplarını sokmalıyız.

Bugün anlaşılmıştır ki bu durum pek çok hastalıkla da yoğun ilişkilidir. Özellikle otoimmün hastalıklar ( MS., Romatoid Artrit) kanser vb. Kaldı ki hepimiz biliriz   bol c vitamini içeren sebze meyve tüketiminde soğuk algınlığını daha çabuk atlattığımızı!  Kısacası en basit hastalığımızda bile beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor.

Biz bugün CGF  tedavisinin uygulanabildiği Eklem hastalıkları gibi hastalıklar ile beslenmenin bu tedavideki yerini anlatmaya çalışacağız. Ayrıca bu hastalıklara çoğu kez eşlik eden ya da hazırlayıcı faktör olan kilomuzu nasıl azaltabileceğimiz konusunda küçük tüyolar vereceğiz.

CGF ( Konsantre Büyüme Faktörleri ) kabaca kişinin kendi kanının alınarak belli şartlar ve özel koşullarda beyaz ve kırmızı kan hücrelerinin ayrılması ve buradan trombosit ve kök hücre ce zengin olan kısmın alınan  kişiye damar yoluyla yada gerekli görülen bölgelerine  uygun  enjeksiyon tekniği ile verilmesi işlemidir. Burada amaç vücudun kendini iyileştirme ve onarma görevini gören hücrelerinin ihtiyacı olan bölgeye hızlıca ve çok çok yoğun miktarda ulaştırmaktır. Dolaşan kanımızda bulunan bu hücreler bu teknikle kabaca 5 kat daha fazla bir sayıda elde edilebilmektedir ki bu da aynı oranda daha hızlı  iyileşme demektir.

Nerelerde bu tedaviyi kullanabiliyoruz?

Gonatroz gibi kronik diz eklemi hastalıkları, Menüsküs, tendinit, topuk dikeni, bel fıtıkları, diyabetik geç iyileşen yaralar ve tabi kadınlarımızın çok sevdiği Medikal Estetik uygulamalarda cildi toplamak için Kollagen ve Elastinini artırmak için kullanıyoruz.

 

Elbette  bu tedaviler sırasında da CGF uygulamanızı yapan hekiminiz olarak size bir takım beslenme önerilerinde de bulunuyoruz. Her ne kadar bu öneriler kişiye ÖZEL (sosyoekonomik durumuna, geçirmiş veya geçirmekte olduğu hastalıklarına BKİ ne vs.) olsa da genel olarak yukarıda da bahsettiğimiz beslenme önerilerine dikkat etmekte fayda vardır.

Özellikle Gluten içeren gıdalar tabi ki bügünkü yediğimiz haliyle ve Endüstriel gıdalar Enflamasyon sebebidir. Enflamasyon önce bağırsaklarımızda başlar eklemlerimize kadar ilerleyen bozulmalara ve şiddetli ağrılara sebep olur. Bu sebeple CGF CD34+ tedavisine aldığımız hastaların hemen hemen hepsine küçük bir diyet listesi ilave ediyoruz. Asıl etkisi Enflamasyonu önlemek için olsa da hastalarımız ayda kilolarının yaklaşık yüzde beşini kaybediyorlar. Bu sayede ekleme binen yük de azalıyor ve iyileşme süreci artıyor.  Zaten CGf CD34+ tedavisinde amaç vücudun iyileştirme kabiliyetini beş kattan daha fazla artırıp kullanmak zorun da kaldığımız eklemde devam eden harabiyet in önüne geçip kısa sürede iyileşmeyi sağlamaktır.

 

bu bize hem sağlık hem de daha feet bir görüntü kazandırır; ayrıca doktora gittiğimizde verilen ilk emri -kilo ver!!!- yerine getirmiş olma huzuruna kavuşturur!

Beden Kitle İndeksi belli bir oranın (%25) üzerindeyse ya da dikkat ettiğinizi düşündüğünüz halde kilo veremiyorsanız mutlaka doktora başvurmanız gerekir.

Vücudumuzun sağlıklı çalışabilmesi, kilo verebilmemiz için birkaç öneri

  • Bol su için (kilo başına 35 ml. günlük içilmesi gereken miktardır.
  • Karbonhidrattan uzak durun ( zaten sebzelerde bile var...)
  • Asla şeker tüketmeyin (Beslenme zincirimizde yok özellikle bazı meyvelere dikkat
  • Doymamış yağlardan uzak durun (Mısır, Çicek yağı dahil…)
  • Glütenden uzak durun (mümkünde test yaptırın.
  • Hareketli olun; Yürüyün (en az 20 DK kendinize ayırın…)
  • Gıda takviyesi alın ( Bize sormadan ASLA ama )
  • Vitamin - mineral  durumunuz için doktorunuza danışın
  • D vitamin seviyenize baktırın.
  • Bağırsaklarınızı mutlaka kontrol ettirin ve doktorunuzdan prebiyotik önerileri alın
  • Akşam 21:00 den sonra yemek yemeyin. Özellikle karbonhidrat ve şeker.( bırakın da insülin işini yapsın!

Tüm bunları yaptınız sevdiğiniz bir bedene sahip oldunuz ve çok daha sağlıklı ve zinde hissediyorsunuz kendinizi. Şimdi sahne CGF in sarkan cildin  toparlanması (kol, yüz vb.), yük binmiş ağrılı eklemlerin onarılması her adımda sizi üzmeyen dizleriniz gülümseyen bir yüz ve sağlıklı beden. İnsan daha ne ister ki?

Dr. Alp Okutucu

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

SAÇ DÖKÜLMESİ VE NEDENLERİ

Tedavide CGF CD34+ yöntemi

 

Her kadın ya da erkek gür parlak  sağlıklı saçlara sahip olmak ister. Saçlarımız dış görünüşümüzün belki de en öncelik verilen konusunu teşkil eder. Saçlarımız iyi görünürse özgüvenimiz artar kendimizi iyi hissederiz ve bu da sosyal hayatımıızı etkiler. Bu nedenle saç dökülmesi beraberinde psikolojik sorunları da getirebilir. 

Hem erkeklerde hem de kadınlarda görülen saç dökülmesinin tıbbi adı “ Alopesi” Aslında Alopesi genel manada vücuttaki kılların dökülmesi demektir ve bu nedenle insan vücudunda kıl bulunan her bölgede meydana gelebilir. Örneğin kaş dökülmesi veya kirpik dökülmesi de bir alopesidir. Saçlarımız vücudumuzda yer alan diğer tüm kıllar gibi anagen (BÜYÜME) KATAGEN (geçiş-gelişme) ve telogen (dinlenme-dökülme) süreçlerine sahiptir. İnsan günde ortalama 50-100 tel arası saç kaybeder. Genetik olarak değişmekle beraber saçın ömrü ortalama 3 ila 6 yıl kadardır. Saçların bazıları ömrünü tamamlamak üzere ve döküleceği zamanı beklerken  bazıları ise daha ömrünün başındadır.

Saç dökülmesinin birçok farklı nedeni vardır. Bunların başında menopoz sonrası yaşanan sıkıntılar, hamilelik, tiroid  hormonları, stres, hormonal dengesizlik yapan hastalıklar (prolaktin yüksekliği. polikistik over sendreomu, androjen yüksekliği) gibi  durumlar gelir. Ayrıca yüksek ateşli hastalıklar, hatalı beslenme, vitamin eksikliği, kansızlık, demir-çinko-biotin eksikliği, diyet yapmak, çeşitli saç hastalıkları (Seboraid dermotit, Tinea capitis adı verilen kafa derisinin mantar hastalığı gibi), çok sık saç boyatmak ve fön çektirmek de saçın dökülmesine sebep olabilir. Ayrıca romatizmal hastalıklar bağ dokusu hastalıkları (lupus vb.) radyoterapi kanser tedavisinde kullanılan bazı kemoterapi ilaçları, ciddi travmalar, operasyonlar, kazalar ve yaşanabilecek psikolojik sorunlar da saç dökülmesi yapabilir.

 ERKEK TİPİ DÖKÜLME SAÇ DÖKÜLMESİ (ANDROGENETİK ALOPESİ)

Hem erkek hem de kadınlarda görülen genetik bir saç dökülmesidir. Kalın koyu renkli saçların zamanla ince, ayva tüylerine dönüşmesi ile kendini gösterir. Bu şekilde olan dökülmenin tipik bir görünümü vardır.

         Bu tür saç dökülmelerinin erkeklerde görülen şekline “erkek tipi saç dökülmesi”, kadınlarda görülen şekline ise “kadın tipi saç dökülmesi” denmektedir. Androgenetik alopesinin bu şekilde ayrılmasının sebebi, kadın ve erkeklerde dökülme şeklinin farklı olmasından kaynaklanır. Erkeklerde şakaklarda başlayan ve daha sonra saç çizgisinin geriye doğru kaymasıyla daha da belirginleşen dökülme, kadınlarda başın tepe kısmında ve yan kısımlarında seyrelme şeklinde kendini gösterir. Bu nedenle bu tür saç dökülmelerinin fark edilmesi, erkeklere nazaran kadınlarda daha zordur.

Androgenetik alopesi erkeklerin kabaca %50' sinde görülür. Erkeklerde ergenlik döneminde belirtiler görülmeye başlar. Kadınlarda görülen androgenetik alopesinin 2 farklı dönemde başlayabilir.: Biri ergenlik dönemi, diğeri ise menapoz sonrasıdır. 70 yaşından sonra erkeklerin %80' i, kadınların % 42' sinde görülür.

 

Erkeklerde androjene bağlıdır. Kıl kökü testesterondan daha güçlü olan dihidrotestesterona duyarlı hale gelir. Dihidrotestesteron, kılın fizyolojik döngüsünde değişiklik yapar ve kalın saçların ayva tüyü haline gelmesine neden olur.  Erkeklerde görülen androgenetik alopesi çoğunlukla genetiktir. 

Kadınlarda sebebine dair daha az ve karmaşık bilgiler mevcut olmakla birlikte dolaylı da olsa  Androjenlerle (testesteron) ilişkisi olduğu düşünülmektedir. Başka faktörler ve eşlik eden  hormanal bozukluklar göz ardı edilmemeli mutlaka hormonal tesler yapılmalıdır. 

Androgenetik alopesi temelde kozmetik bir problemdir. Ancak psikolojik etkisinin yanın da erkekler hastaların kalp krizi riski ve prostat büyümesi açısından da gerekli tetkiklerini yaptırmaları faydalı olacaktır.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Eklem Ağrılarında Yüz Güldüren Tedavi CGF CD34+

 

Hayatımızda her şeyin organiğini kullanma çabasında olduğumuz bir dönemdeyiz. Çünkü kimyasallar öylesine günlük yaşamımız içinde ki. Besinler, kullandığımız araç-gereçler,  giysiler, ilaçlar ve hatta içtiğimiz su. Bu bağlamda bahsedeceğimiz tedavi ilginizi çekecek. Düşünün her gün ağrıyan bir diziniz var ve her gün onu kullanmak zorunda kalıyorsunuz. Her adımınız da ağrı çekiyorsunuz. Ağrıyan bir omzunuz var aylardır kolunuzu kaldıramıyorsunuz O zaman bu tedaviyi sonuna kadar okumanızı önenirim.

            PRP ve CGF PRP (platelet rich plazma) yani trombositten zengin plazma demektir ki trombositlerin görevi vücudumuzda herhangi bir yara veya yaralanma olduğunda oraya giderek iyileşmeyi ve kanamayı durdurmayı sağlamaktır.

CGF(Consantrated Growth Faktör) yani büyüme faktörünün çok yoğun olarak

bulunduğu ve özel bir teknikle hazırlanan üründür. Büyüme faktörüyse hücrelerimizin büyümesini, çoğalma ve gençleşmesini, hasarlı dokularımızın onarılmasını sağlar; yani doğal iyileşme sürecini tetikler. PRP den en önemli farkı ise, CD34+ kök hücreleri içermesidir.

CD34+ kök hücreleri ise gittiği her dokuda farklılaşan o dokunun hücresine dönüşebilen özel hücrelerdir; kemik iliğinde sürekli yapılmaktadır.

Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız, trombositleri bu dokuya toplayarak doğal onarım sürecini başlatır. CGF-CD34 uygulamasının amacı ise hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda trombositi verip hasarlı dokunun onarımı daha hızla ve güçlü bir şekilde başlatmaktır. Amaç kullanılan organdaki devam eden harabiyetten daha hızlı bir iyileşme süreci başlatmaktır. CGF-CD34 ile elde edilen trombositlerin yoğunluğu dolaşan kanımızdan ve PRP den 5 kat fazladır. Yani iyileştirme gücü o nispette yüksektir.

CGF-CD34 tıpta birçok alanda tedavi amaçlı kullanılmaya başlanmıştır. Çünkü hastaya dışardan herhangi bir kimyasal madde ya da ilaç uygulanmamaktadır, Kişinin kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerji ya da yan etki söz konusu değildir. Ayrıca kısa sürede, hastane ve ameliyathane şartları gerektirmediği için uygulaması kolaydır.

Cilt (kozmetik ve tedavi amaçlı), Kas, tendon, eklem içi en fazla yapılan uygulamalar olup doku iyileşmesini istediğimiz her tür tedavide kullanılabilir. Böylelikle vücudun kendini yenileme(rejenerasyon) ve iyileşme potansiyeli uyarılmış olur.

      Nerelerde uygulanmaktadır?

  • FİBROMİYALJİ VE KULUNÇ TEDAVİSİNDE
  • BURKULMA VE DARBELER DE (Ayak ve El )
  • EKLEM KİREÇLENMELERİN DE (diz, kalça, omuz, ayak bileği)
  • KIKIRDAK ve KEMİK AŞINMASI-KİREÇLENMELERİNDE (Gonartroz ve Patella tendiniti)
  • EKLEM BAĞ YARALANMALARINDA (Menisküs yaralanma ve yırtıkları )
  • TOPUK DİKENİNDE
  • BEL ve BOYUN FITIKLARINDA
  • YARA ve YANIK TEDAVİLERİNDE (Diyabetik Ayak, İyileşmeyen yaraların ve yanıklar)
  • KRONİK BEL ve BOYUN AĞRILARINDA
  • İLTİHABİ KAS ve ROMATİZMAL HASTALIKLAR DA
    (Fibromiyalji, Myofasial ağrılar  ve kulunç ağrısı olarak bildiğimiz kas gerginliklerinde)
  • KAS ZEDELENMELERİNDE, KAS-BAĞ DOKUSU YAPIŞIKLIKLARINDA
  • CİLT YAPIŞIKLIKLARINDA – CİLT KALINLAŞMALARINDA
  • MEDİKAL ESTETİK UYGULAMALARDA
  • SAÇ DÖKÜLMESİNİN Tedavisinde vb. gibi

Uygulama şekli her kişiye ve aldığımız yanıta göre değişiklik gösterebilir.

Pratik uygulamada klasik olarak 1 – 4 seans CGF-CD34 uygulamasının yeterli olduğu düşünülürse de, ilerleyen seanslarda planlanan sayıya ilave edilebilir veya daha önce de sonlandırılabilir. Buna kesinlikle hekiminiz olarak biz karar vermekteyiz.

Tedavilerin sonuçları hem hasta hem de hekim için çok yüz güldürücüdür.. Birçok bilimsel çalışmada başarı oranının %85 – 90 oranında olduğu gösterilmiştir. Eklemdeki harabiyet 1 -3 arasında seviyede ise başarı oranı yüksektir; 4 aşamadaki harabiyet te yine de denenmesi gerekse de başarı oranı ve uygulama sayısı artmaktadır.  Ancak tedavi sonrasında doku hasarına yol açan sebeplerin de en aza indirilmesi için çaba harcanmalıdır.

     Hemen hemen yapılamadığı bir durum veya kişi yoktur.

CGF-CD34 uygulaması cerrahiye alternatif bir yöntem değildir. Ancak cerrahiden önce hastaya o şansın verilmesi gereken bir tedavidir. Elbette ki bu kararı hekiminiz olarak biz vermekteyiz.

Eklem içi uygulamalarda zaruri ihtiyaçlar haricinde eklemi zorlamamak esastır. Ayrıca antienflamatuar  (Ağrı kesici) bir ilaç alınması yapılan işlemi nötralize edeceğinden tavsiye etmiyoruz.

Kısacası CGF CD34+ uygulaması basit ucuz kısa süreli bir uygulama olmakla beraber bir o kadar da sizi mutlu edecek sonuçları vadeder, iş gücü kaybına sebep olmaz. Bu mutlu süreçte eşlik edebilecek olan tek can sıkıcı şeyse küçük morluklar olabilir.

CGF CD34+ uygulayıcısı olarak 7 – 8 sene öncesine kadar PRP ile yaptığımız tedavileri son 2 senedir CGF CD34+ ile devam etmekteyiz. Kliniğimizde yaptığımız her uygulamadan keyif aldık ancak bu uygulama şimdiye kadar olanlar içinde NİRVANA diyebileceğimiz bir seviyede tedavidir.

Sonuç olarak geri dönüşümü olmayan başka uygulamalardan önce eklemlerinize bu doğal tedavi şansını verin. Sonuçlara inanamayacaksınız.